REPKON ve REPKON USA AUSA 2025’te Göz Doldurdu
Ekim 24, 2025
REPKON ve REPKON USA AUSA 2025’te Göz Doldurdu
Ekim 24, 2025

Savunma Alanı Türkiye ve Almanya’yı Birbirine Yaklaştırıyor.

Avrupa güvenliği açısından Türkiye’nin önemi artarken, Almanya savunma alanında Ankara ile daha yakın çalışmayı hedefliyor.  Türk savunma sanayisinin büyüyen üretim kapasitesi, Avrupa’nın savunma stratejisinde kilit bir unsur olarak görülüyor.

Avrupa güvenliği açısından Türkiye’nin önemi giderek artıyor. Almanya, savunma kapasitesini güçlendirmek için Türkiye ile iş birliğine güveniyor.

Rusya’nın Ukrayna’yı işgali, Almanya’nın güvenlik politikasında köklü bir değişimi tetikledi. Berlin yönetimi, bir yandan Ukrayna’yı desteklerken diğer yandan kendi savunma kabiliyetini güçlendirmeye çalışıyor.

Türk savunma analisti Çağlar Kurç, “Ukrayna’daki savaş NATO’nun üretim kapasitesinin yetersiz olduğunu gösterdi. Savaşın başlangıcından bu yana özellikle Avrupa ülkeleri üretim kapasitelerini artırmaya çalışıyor.” ifadelerini kullandı.

Bu çerçevede Almanya, yeni iş ortakları arayışına girdi ve NATO müttefiki Türkiye’yi önemli bir ortak olarak görüyor. Savunma konuları, Ekim ayı sonunda CDU Genel Başkanı Friedrich Merz’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la yaptığı görüşmenin ana gündem maddeleri arasında yer aldı. Erdoğan, Türkiye’nin Almanya ile yakın iş birliğini sürdürmeye kararlı olduğunu ifade etti.

Almanya Dışişleri Bakan Yardımcısı Johann Wadephul da Ankara ziyareti sırasında, “Savunma sanayilerimizin birbirleriyle iş birliği yapmasından memnuniyet duyarız. Aslında sorulması gereken şu: Başka kimle çalışabiliriz ki?” dedi.

"Dünya artık çok küçük"

Koblenz’deki Alman Silahlı Kuvvetleri Tedarik Dairesi’nden üst düzey bir yetkiliye göre, zorlaşan jeopolitik koşullarda Almanya’nın uluslararası manevra alanı daralıyor.
“Artık hepimiz biliyoruz ki NATO, küresel sahnede tamamen farklı bir rol üstlenmek zorunda. Atlantik ilişkilerinin, Ukrayna’daki durumun ve Çin’le ilişkilerin gidişatına bakıldığında, dünya aniden oldukça küçük görünüyor.” diyen yetkili, Türkiye’nin NATO içinde güçlü bir ortak olduğunu ve iki tarafın birbirinden öğrenebileceğini vurguladı.

ABD’nin ardından NATO’nun en büyük ikinci ordusuna sahip olan Türkiye, bu anlamda önemli bir aktör konumunda.

Türkiye’nin Yükselen Sektörü: Savunma

2022 yılında Türk savunma sanayi şirketleri BAYKAR, ASELSAN, TAI ve ROKETSAN, Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü’nün (SIPRI) “Dünyanın En Büyük 100 Silah Üreticisi” listesine ilk kez girdi. Almanya’da da Türk savunma sanayisinin itibarı giderek artıyor. Alman haber sitesi Tagesschau.de, “Türkiye’nin Yeni Yükselen Sektörü” başlığını kullandı.

Alman savunma uzmanı Benedikt Meng, Türkiye’nin hem iş birliği yapılabilecek bir ortak hem de Avrupa savunma sanayisi için potansiyel bir pazar olabileceğini belirterek şu değerlendirmeyi yaptı:
“NATO’nun en büyük ortaklarından biri olan ve Orta Doğu ile Kafkasya’da kilit bir rol üstlenen Türkiye ile daha derin savunma ve sanayi ilişkileri, ortak güvenlik çıkarları açısından büyük avantaj sağlayacaktır.” Hâlihazırda bazı iş birliği anlaşmaları da mevcut.

2027 yılından itibaren Türk şirketi REPKON, Almanya’da NATO obüslerinde kullanılan 155 mm top mermisi üretimine başlayacak.

Türk medyasında “teknoloji transferi” olarak yansıtılan bu gelişme, analist Kurç’a göre sembolik değere sahip:
“Türkiye’nin üretim kapasitesi, iş birliği isteği ve şirketlerinin kalitesi, Avrupa savunmasının gelişimi açısından önemli bir kaynak. Avrupa’nın Türkiye’yi bu tablo dışında bırakması hata olur.” dedi.

Bir dönem, özellikle Suriye’nin kuzeyinde Alman tanklarının konuşlandırılması nedeniyle iki ülke arasında gerilim yaşanmıştı. Ancak ilişkilerde artık yeni bir dönemden söz ediliyor. 2017’de Almanya, İncirlik Üssü’ndeki Tornado jetlerini ve tanker uçaklarını Ürdün’e taşımıştı. Bugün ise Türkiye yeniden önemli bir ortak olarak görülüyor; insan hakları konusundaki eleştiriler ise daha temkinli bir tonda dile getiriliyor.

Avrupa için Türk İHA’ları mı?

Türkiye, son yıllarda özellikle insansız hava araçları (İHA) alanında uluslararası arenada dikkat çekici bir konuma geldi. Hem güçlü hem de uygun maliyetli İHA’ları, Dağlık Karabağ savaşında belirleyici rol oynadı ve Ukrayna’da da etkin biçimde kullanılıyor. Polonya ve Romanya gibi AB ülkeleri halihazırda Türk İHA’larını satın aldı. Haziran ayında Baykar ile İtalyan savunma şirketi Leonardo, ortak bir girişim kurdu.

Alman yetkililer, Türkiye’nin bu alandaki kabiliyetine dikkat çekiyor. Bundeswehr yetkilisi, “Almanya mutlaka Türk İHA’larını yakından incelemeli. Türkiye bu alanda oldukça ileride. İş birliği fırsatları açısından konuşmaya değer bir aktör.” ifadelerini kullandı.

Meng ise, “Türkiye’nin İHA ve diğer hava sistemleri alanında oluşturduğu bilgi birikimi ortak projelere entegre edilebilir. Zaten TB2 modellerinde Alman sensör teknolojisi kullanılıyor.” dedi.

Kurç, uluslararası iş birliklerinin NATO’yu da güçlendireceğini vurguladı:
“Türkiye’nin artan üretim kapasitesi NATO’yu da destekliyor. Avrupa hâlâ Eurodrone projesini tamamlamaya çalışırken, Türkiye halihazırda iki benzer sistemi üretmiş durumda. Avrupa bu kapasiteden yararlanırsa, savunmasını ciddi şekilde güçlendirmiş olur.”

Bu süreçte Türkiye, Avrupa’nın savunma stratejilerinde daha etkin rol almak istiyor. Avrupa Komisyonu, Ekim ayında Türkiye’nin “Avrupa Güvenlik Eylem Programı (SAFE)”na katılım başvurusunu aldığını doğruladı. 150 milyar avroya kadar krediyle Avrupa savunma sanayisini güçlendirmeyi amaçlayan programa ilişkin başvurunun hâlen değerlendirildiği bildirildi.